Tarihin beyaz sayfalarına bir göz attığınız zaman bu aziz milletin eşsiz kahramanlıklarını, zalime karşı ne kadar dirençli olduğunu, mazlumun hakkını gözetmek konusunda da ne kadar büyük bir hassasiyet gösterdiğine şahit olursunuz. Bu necip millet, bütün dünya halklarına örnek olacak mahiyette davranışlar sergilemiş ve insanlığa örnek olmuştur.
Binlerce yıl İslam’ın bayraktarlığını yapan bu yüce milletin gelecek kuşaklara miras olarak bıraktığı yegane eser dürüstlük, çalışkanlık, sadakat, hizmet ve uhuvvettir. Son peygamberin göstermiş olduğu medeniyet yolunu aydınlatan Kuranı Kerim’in ışığı ile yoluna devam eden atalarımızın bize bıraktığı bu manevi mirası ne kadar anlatırsak anlatalım sözcükler yetmez, cümleler eksik kalır.
Bütün dünya karanlıklar içinde yüzerken bizim atalarımız son derece medeni kanunlar ışığında demokratik usullerle ülkelerini yönetmiştir. Devleti idare eden yöneticiler halkını köle gibi görmemiş, asıl efendi halktır ben hizmetkarım diyerek son derece demokratik bir anlayışla hareket etmişlerdir. Bu manada bütün dünya milletlerine örnek olmuşlardır.
29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilanı ile bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur. Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının önderliğinde kurulan aziz cumhuriyetin sonsuza dek ebediyyen payidar kalacağı aşikardır. Bu aziz millet bir defa daha esaret altında kalamayacağını, başkasının boyunduruğu altında yaşamaktansa ölmeyi tercih edeceğini bütün dünyaya göstermiştir.
15 Temmuz 2016 tarihinde insanlığı hayretler içerisinde bırakacak bir kahramanlık örneği gösteren, tankların önüne bedenini siper ederek ölüme meydan okuyan, kurşuna göğüs geren yine bu aziz millet olmuştur. Cumhuriyeti yabancı güçlerin maşası olan bir avuç teröristin kötü emellerine teslim etmemiş ve etmeyecektir. Zillet altında yaşamaktansa izzetiyle ölmeyi tercih edeceğini bütün dünyaya hakırmıştır adeta…
Şunu unutmamak gerekir ki bu millet bir defa şahlanırsa bir daha kimse tutamaz. Sahtekar din adamı kılığına bürünüp kendisini besleyen efendilerinin oyuncağı olan meczup bir teröristin öğretilerine en güzel cevabı bizzat duruşu ile sergileyen bu milletin dem ve damarlarına kahramanlık aşısı enjekte edilmiştir. Hakikatten asla ayrılmamış ve 15 Temmuz gecesi en güzel cevabı kötü emelli bedenlerin kör gözlerine karşı haykırmıştır.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın halkı meydanlara davet eden söylemini kendisi için en asli vazife telakki eden bu aziz millet bir an bile tereddüt etmeden demokrasi meydanlarına akmış ve o karanlık geceyi aydınlık yarınların hamisi olarak cihana haykırmıştır. Bu millet asla ama asla yenilmeyecek, kendisini halkına adayan bu eşsiz kahramanın izinde yürümeye devam edecektir.
93. yıl dönümünü büyük bir coşku ile kutlamakta olduğumuz 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının memleketimiz ve milletimiz için hayırlı olmasını temenni ederim. Sonsuza dek sağlık ve esenlik içinde nice Cumhuriyet Bayramlarına kavuşmak dileğiyle, bayramını kutlu olsun…
Bilal Ulusan
Toplumsal Diriliş Hareketi Derneği Başkanı